Alerjim Neye Karşı? Beni Alerjili Yapan Nedir?
Alerjili hastaların çoğu aslında neye karşı alerjileri olduğunu bilmemektedirler. Çoğu alerji hastası toza, güneşe, rüzgârlara, parfümlere, sigaraya veya bazı kimyasallara alerjileri olduğunu söyleseler de aslında insanlarda bunlara karşı alerjimiz yoktur. Sıklıkla alerjimiz olan alerjenler şunlardır;
-
Mite-Akar alerjisi (Toz Alerjisi olarak bilinir)
-
Polen-Çiçek Tozu Alerjisi
-
Küf ve Mantar Alerjisi
-
Evcil Hayvanların Tüyleri
-
Böcek Alerjileri
Yukarıda sayılanların dışında da pek çok alerjen bulunmaktadır. Ama en sık olanlar bunlardır. Dolayısıyla biz alerji ile uğraşan hekimler öncelikle yukarıda sayılan alerjenleri araştırmak zorundayız. Bu araştırma için önümüzde pek çok seçenek olmasına rağmen bunlarda iki tanesi en güvenilir olanlardır. Birincisi kan alıp yukarıda sayılan alerjenlerin her birine karşı kanda antikor olup olmadığını tespit etmeye çalışmaktır. Bu yöntem kesin bir sonuç verir ancak oldukça pahalıdır. Bir sonraki seçenek çok daha ekonomik olan PRİCK test denilen bir cilt testidir. Bu testte alerji yapan maddeler cilde çok az miktarda verilip cildin bu maddelere reaksiyon verip vermediği ölçülmektir.
Neden Alerji Oluruz?
Alerji aslında bağışıklık sistemimizin bir hastalığıdır. Bağışıklık sistemimiz vücudumuzu yabancı mikroplara karşı korumakta ve vücudumuzun bu mikroplar tarafından hasta edilmesini engeller. Ancak bazen bağışıklık sistemimizde hata yaparak reaksiyon vermemesi gereken bazı materyallere reaksiyon verebilir.
Bu materyaller sıklıkla ev tozu adıyla bilinen miteler, çiçek tozu olarak bilinen polenler, küf mantarları, evcil hayvanlar ve böcekler olabilir. Bu durumda mikroplara karşı üretilen antikorlar bu materyallere karşı üretilmekte ve hepimizin bildiği alerjik bulgularla giden SAMAN NEZLESİ veya ASTIM oluşmaktadır.
ALERJİDEN KURTULMAK MÜMKÜN MÜ?
Alerjik hastalıklar anne babamızdan gelen genler nedeniyle oluşmaktadır. Genetik hastalıkların çoğunda olduğu gibi alerji de kesin olarak tedavi edilemeyen ancak ilaçlar sayesinde oluşmuş rahatsızlıkların en aza indirilebildiği hastalıklardandır. Ancak genlerimizdeki bozukluk henüz tedavi edilemediğinden alerjiden kurtulmak mümkün değildir.
Aşı tedavisi ise son on veya onbeş yıldır alerjik hastalıklarda kullanılabilmektedir. Ancak her alerjili hasta maalesef aşı tedavisine uygun değildir. Bir süre alerji polikliniğinde takip edilen uygun hastalara yine kontrol altında aşı tedavisi başlanabilir. Diğer taraftan aşı tedavisi diğer tedavi yöntemlerine göre oldukça pahalıdır.
ALERJİLİ HASTALARIN KULLANMASI VE KULLANMAMASI GEREKEN BESİNLER NELERDİR?
Alerji genetik bir hastalıktır. Genetik hastalıkların ortaya çıkması için çevresel faktörlerin uygun halde olması gerekmektedir. Daha önce yazmış olduğum makalelerde bu konuyu detaylı irdelemiş ancak uzak durulması gereken besinler ile ilgili bilgileri bu makaleye bırakmıştım.
Öncelikle alerjinin açığa çıkmasını kolaylaştıran pek çok besin olmasına rağmen temel olarak bahsedilmesi gereken KATKI MADDELERİDİR. Katkı maddeleri raflarda satılan paketli gıdaların hemen hepsinin içinde bulunmakta olup bu maddelerin bu gıdalara katılmasının nedeni bu besinlerin raf ömrü uzatmak yani dayanıklılığını arttırmaktır. Bu maddeleri kolayca siz de tanıyabilirsiniz. Bunun için yapmanız gereken tek şey paketin arkasını çevirip içindekiler bölümünü incelemektir. İçindekiler yazan bölümde ‘E’ kodlu çeşitli maddeler göreceksiniz. ‘E’ kodunun hemen arkasından bir sayı gelir. Bu maddeler içinde alerjili hastalar için en sakıncalı olan MONOSODYUM GLUTAMAT adlı katkı maddesidir.
Unutmayınız ki katkı maddelerinden kurtulmanın tek yolu TEMIZ KOŞULLARDA HAZIRLANDIĞI BİLİNEN TAZE GIDALARIN tüketilmesidir.
Sakınılması gereken diğer gıdalar şunlardır;
-
Beyaz Undan Yapılan Ürünler (Beyaz Ekmek, Makarna, Kek, Börek, vs.)
-
Çikolata
-
Bal
-
Margarinler
-
Alkollü içecek ve yiyecekler
-
Kola ve Gazlı içecekler
-
Baharatlar
ALERJİLİ HASTALARIN UZAK DURMASI GEREKEN ŞEYLER VAR MIDIR?
Alerji hastalığının ortaya çıkmasına yani astım atakları, burun akıntıları, hapşırma nöbetleri. vb. bulgulara yol açan şey vücudumuzdaki histamin adı verilen bir moleküldür. Bu molekül hücrelerin içinde alışveriş yaptığımızda kullandığımız naylon poşetlere benzer paketçiklerin içinde bulunur ve bu paketçikler tıpkı alışveriş torbalarımız gibi bir yerlerinden delinip patlayabilirler. İşte o zaman alışveriş yaparken plastik torbamız patladığında ne oluyorsa hücrenin de başına o gelir ve hücre içinde ve çevresinde bir karmaşa oluşur. Bu karmaşayı biz biraz önce saydığım bulgular olarak görmekteyiz. Histamin paketçiklerinin delinmesine neden olan durumlar alerjimizin bizi rahatsız etmesine yol açar. Bu paketçiklerde hasara yol açan maddeler şunlardır;
-
Alkol
-
Sigara
-
Kirli havanın solunması
-
Çevreyi kirleten çevre kirliliği olarak adlandırdığımız pek çok sanayi atığı
-
Güneşin ultraviyole ışınları
-
Stres
-
Viral ve Bakteriyel Enfeksiyonlar
BURUN ALERJİM ASTIMA İLERLER Mİ?
Aslında alerjinin burundan astıma ilerlemesi diye bir durum yoktur. Diğer taraftan pek çok burun alerjili hastada astım oluştuğu da görülmektedir. Bu duruma ÜST SOLUNUM YOLU SENDROMU adı verilmektedir. Herkesin gözünden kaçan bir durum vardır. Aslında burnumuzdaki hücrelerin neredeyse aynıları akciğerlerimizde de bulunmaktadır. Yani burun hücremizin başına gelenlerin aynısı akciğer hücrelerimizin de başına gelmektedir. Dolayısıyla iyi tedavi edilemeyen veya teşhisi geç konulan bir burun alerjisi astıma da ilerleyebilmektedir.
Diğer taraftan bir başka durum SAMSTER TRİADI adı verilen bir durumdur. Bu hastalık alerjiye bağlı ortaya çıkmakta olup burun içinde et (Polip) oluşumu ve Astım ile gitmektedir. Bu hastaların dikkat etmesi gereken durum bunların ASPİRİNE karşı hassasiyetlerinin olmasıdır. Bu kişilerin asla aspirin kullanmamaları gerekir. Aksi halde ciddi problemler ile karşılaşılabilir.
